Yarına Kaldı

Aldırdım sinirlerimi iki göz ufkunda Masadaki artıkları kaldırdım Döndü dünya, gökyüzü aynı Dün yaptıklarım yanıma kaldı Kasadakileri ceplerime aldırdım Yardan geçtim yargıyı rafa kaldırdım Zincire vurdum yan bakanları Yasadakileri iki dudak arası yaptım Dün yaptıklarım yarına kaldı Yarınkiler iki dudak…

Uğurlama(ma)

Kadın o sabah da erkenden uyandı. Araladığı göz kapaklarını birkaç kez kırpıştırdı. Bir süre tavanı seyretti hareketsiz. Sonra yere indirdi buz gibi ayaklarını. Gözleri yün terliğini aradı. Nereye bırakmış olabilirdi ki? Desenli karoların, ayaklarından daha soğuk olmadığını düşündü. Ardından pudra…

Bağlaçlara Bağlanmış Şiir

Bir başka dünyaya yazmışım Esamisi orada okunuyor artık Dâr-ı fenâda karşıma çıkmasın İşitsin de rüyalarıma girmesin Arayıp sormasın beni Çünkü yalnız veya fakat belki de ama ya da ancak Tükenmiş ümidin damlası Çizgiyi geçmiş ömrün mecali yok Aksak dizelerin imlası…

Domates mi Biber mi

“Toprak, aynı toprak ama yetiştirdiği şeyler birbirinden farklı oluyor.” cümlesini kurduktan sonra etrafımıza bol keseden akıl dağıtarak yaşamayı sürdürebiliriz. Bu cümlenin doğruluk payı üzerinde tartışıp durabiliriz ama topraksız tarım mümkünken böylesi bir konuda tartışmak neye yarar? Aynısını yapıyorum, bundan önceki…

Makina

Sokağın bir ucunda “buyur” sesi bekliyordu zeytin dalı. Susuzluktan kupkuru hâle gelmiş yapraklarının hışırtısına dayanamıyordu. “Neden bitmiyor bu yol?” serzenişi her yandan yankı bulup geldiği yere doğru geri gidiyordu. Yaprağın yanında sallanan zeytine bakıp artık onun kurtulmasının mümkün olmadığını düşününce…

Yüz Aklığı

Maşayla sobayı eşeledi. Küller yana çekilince köz alazlanıp dilini yukarıya uzattı. Közün dansı kışın ortasında güzel gösteriydi belki ama kadının içindeki köz için aynı şey söylenemezdi. Onun içindeki köz dün geceden üstünü küle belemiş, alazlanmak için zaman kolluyordu. Sobanın yanındaki…

Karışmak için Yüzeyler

İnsanlar okumaya başladı mı, doğanın bir kitap olduğunu fark etmeleri pek de zaman almıyor. Evet, bu kitabı (“Doğa Kitabı” gibi bir isim vermek yerine “Doğa Yasaları” deniyor. Sanırım bu kitabı okumanın edebî bir tür olmadığı, seküler bilimlere itaat ettiği düşünülüyor…

Kuşun Ahı Bendedir

Sefil bir avcıyım ben Her zulmün sebebi, benim can yakmamdandır Garip bir kuşun ahını aldım Kalbinden vurdum kanı avcumda kaldı Hem vurdum hem yakaladım Elimde çırpındı kanatları açıldı Düşürdüm aşağı yuvasını Yurdundan ayırdım Öksüz koydum yavrusunu Ben o kuşun ahını…

Resimden Hayaller

Teneke damlı, sıvasız evlerin arasındaydı dar sokaklar. Bu sokakların arasındaydı bütün hayatlar ve bu hayatların arasındaydı bütün çocuk gülümseyişleri. Onlar ki buldukları taşı kaldırdıklarında kaçışan böceklere hayretle bakarlardı, kolye yaparlardı iğde çekirdeklerinden. Saklambaç oynarken marifet bilirlerdi ağaç dallarına saklanmayı. Seke…

Aşk, Toprak, Vuslat

Sen gittin gözlerim uykuya hasret,Dostlarım derdimden anlarmış sandım.Sustu dilim olmam kimseye zahmet,Yazılmış alnıma bu kara bahtım… Bahçemde çiçeklerim bir bir soldu,Kar boran kış artık benim baharım.Düşüm de günüm de anıyla doldu,Tek bir tel saçınla avundum kandım… Sen kokar soluduğum her…

BİR KÜÇÜK NOT

İletişim: info@rihtimdergi.com

YAZI GÖNDER

Geçici bir süreliğine ekibimiz dışından gelen yazılar değerlendirmeye alınmayacaktır.

Detaylı bilgi için tıklayınız.