ne bir söz ne anlam ne söylerim yalan dolan aklım başımda değil aklım avare aklım adeta ayaklı bir kitabe her zaman değil tam şu an iki çeşmedir her susan bu yalnızlık gürültülü sanki günü geçmiş yangın tüpü yollarda düğün terörü…
Enheduanna
Tarihin İlk Yazarı, İlk Şairi, İlk Gökbilimcisi Enheduanna Dünya var oldu olalı her alanda bir ilk var elbette. Ve bu ilki gerçekleştiren kişiler yaptıklarıyla tarihe imza atanlardır. Örneğin, Galileo Galilei, Marie Curie, Edison gibi buluşa imza atan ilklerin yanı sıra…
Uyuyor muyuz Böyle?
“Uyumak” kelimesinin anlamlarını değiştirip durmuş gibi düşünürüz, sanki eski zamanlardaki kullanım şeklini biliyormuş gibi… Hem bilsek ne olacak ki? Milattan 1300 yıldan da önce (Mukaddimetü’l-Edeb) kayıtlarında ilk kez yazılı olarak geçen bu kavramın kullanım amacının “dikte etme, yazı yazdırma” gibi…
Batı’da ve Türkiye’de Eleştiri ve Öz Eleştiri Kültürü
Eleştiri ve öz eleştiri kültürünü öncelikle spor üzerinden kısmi olarak incelemeye çalışmak istiyorum. Geçtiğimiz günlerde Yunanistan basketbol kulüplerinden birinin başkanının yaptığı açıklamayı okudum. Takımı kazanmıştı ama hiç memnun değildi. Hakemin yardımıyla kazandık, böyle kazanacaksak vah hâlimize diyordu. Bizdeki başkanlarla kıyas…
Zamanın Başka Bir Dilimi
Zaman düşüveriyor dudaklarımdan Bir bütün hâlinde düşüveriyor zaman Sıvı ya da katı mı bilinmez Tane tane ama bir bütün. İki parmağımın arasında tutuyorum Mikro ölçekli sıkıştırılmış zamanı İçi hava dolu, bastırılmış zamanı Sığdırıyorum herkesi ve her şeyi Tüm yaşanmışlıkları, duyguları…
Belkiler, Ben, Kendim
bir su kenarına oturduk nihayet ben ve kendim ben yorgunum kendim benden de çok hayır dedim, nasıl benden çok olabiliyorsun sen ben değil misin zannettiğin gibi değil dedi bana gözlerimin kuyusuna baktı, baktı öyle bir daldı ki bir daha hiç…
Elinde Bir Çiçek
Kahvaltıdan beri orada oturuyorsun. Bu demir çubuklu yüksek kapıdan, her zaman olduğu gibi yiyecek getiren arabaların ve personelin dışında giren olmadı bu saate dek. Ama sen inatla gözlerini yapıştırdın. Kaçıracaksın diye ödün kopuyor. “Bugün,” diyorsun, “yorgun kalbinin pıt pıtları pat…
Varoluş Labirenti
Dönmek nedir? Nereye aittir insanın ruhu, nereye salmıştır köklerini, nerede bulmuştur huzuru? İnsan nereye dönünce yakalar kaybettiği hayallerini, düşlerini? Savrulurken modernite çarkının belirsizlik uzamında, kimlere satmıştır, nerede bırakmıştır özünü, benliğini? Nasıl uzaklaşmıştır kendinden, varoluşun bilgeliğinden? Kaybettiklerini geri almak için mi…
Kayıp Ruhun Roma Günlükleri
Ristorante La Veranda’nın bahçe kapısı önünde ne zamandır dikildiğini tam olarak bilemiyordu. Üç sigarayı dibine kadar içmiş, gözlerini diktiği bahçeden içeriyi görebildiği kadarıyla birkaç masa daha müşterilerle dolmuştu. Serin yaz akşamına karışan çatal bıçak sesleri Roma sokaklarında yankılanmaya başlayınca mı…