Gözlerim, Uzayan yeşilliklerde Ve uzanıyorlar her tonuyla önümde… Bu esen yel, bu koku. Çocukluğuma alsa götürse beni Ve hiç geri getirmese… Gözlerimi kapattığımda rüzgârın fısıltısı “Yürü” diyor, sadece “yürü” Ve hisset, neler söyleyeceğim sana… Duyuyorum şimdi, Koşuşturan ayak seslerini ve…
Aynı Yerde Değilim
Bir adam yürür caddede Yeni dinmiş yağmur Rüzgârı ardında bırakmış ağaç dallarıyla Yakar sigarasını soğuğu göğsüne hapsetmiş Balkonundan izler öteki Kimisi sıcak yuvasında sevgiden sarmaş dolaş İç çekiş sesi kulaklarımda Bir adım daha attım bugün Aynı yerde sayıklıyorum Aynı yerde…
Bulutlar, Yeni Dostlar ve Bir İsim Hikayesi
Dün uzun zamandır yapmadığım bir şeyi yapmak geldi içimden. Aniden düştü aklıma, belki de önce –kalbime- demeliyim. Klasik bir cumartesi günüydü. Olabildiğince geç kalktığım, her gözümü açtığımda kendimi zorla uyutmaya çalıştığım bir gün. Vakit öğleye yakın demlenen çayın kokusu beni…
Ayakkabı
Eski yolcu otobüsünde, hemen çaprazımdaki koltukta oturuyorlardı. Annesi olduğunu tahmin ettiğim bir kadın cam tarafındaydı. Çocuk, iri mavi gözlerini dikmiş beni inceliyordu. Sonra ben de onu incelemeye başlamıştım. Üzerinde ilmekleri kaçmış, rengi solmuş bir hırka vardı çocuğun. Basma eteğinin altına…
Çeşmedeki Muhabbetler
Çeşmede su durmuyor. Testi dolmakta; bazen taşıyor çünkü muhabbet koyu, bazen ise tam doldurulmadan çeşmenin ağzından çekiliyor testi çünkü taşıması zor geliyor. Çeşmede su durmuyor, sıra da ilerliyor. Sakalar neyin peşinde? Tek amaçları çeşmedeki suyu evdeki tembellere mi satmakta? Hemen…
İstanbul’un Derinliklerine Dalmak
Rehber ayağa kalktı. Yarısı kadın on kişilik grup ağzından çıkacakları bekliyordu. “Bu restoranın deniz ürünleri dediğim kadar varmış değil mi?” dedi rehber. Sesler birbirine karıştı. Kimin ne dediği anlaşılmıyordu. Yüzlerdeki memnuniyeti okuyan rehber söylenenleri merek etmedi. Bu sahneyi defalarca…
Ayrılık Sonrası
şimdi sen içkinin su gibi aktığı gecelerde parlak ışıklar altında dans ediyorsun şimdi sen yapay cennetleri andıran şehirlerde sefanı sürüyor, gününü gün ediyorsun çünkü sana dayatılan bu çünkü doğrusu bu sanıyorsun oysa kapalı kapılar ardında fısır fısır konuşuluyorsun oysa kapalı…
Yurtsuz
••• Onarılması zor şeylerin açıldığı içimde Dışımın içime mukayyet olduğu bir zaman diliminde, -mışlar, -mişler gibi ekleri saklıyorum Ekler açığa çıkınca ise kendimi. Bazı vakitlerde içimdeki sesleri açıyor Çoğu vakitlerde ise kapatıyorum. Aç kapa, aç kapa Takdir edersiniz bir bozulma…
Yarına Kaldı
Aldırdım sinirlerimi iki göz ufkunda Masadaki artıkları kaldırdım Döndü dünya, gökyüzü aynı Dün yaptıklarım yanıma kaldı Kasadakileri ceplerime aldırdım Yardan geçtim yargıyı rafa kaldırdım Zincire vurdum yan bakanları Yasadakileri iki dudak arası yaptım Dün yaptıklarım yarına kaldı Yarınkiler iki dudak…
Uğurlama(ma)
Kadın o sabah da erkenden uyandı. Araladığı göz kapaklarını birkaç kez kırpıştırdı. Bir süre tavanı seyretti hareketsiz. Sonra yere indirdi buz gibi ayaklarını. Gözleri yün terliğini aradı. Nereye bırakmış olabilirdi ki? Desenli karoların, ayaklarından daha soğuk olmadığını düşündü. Ardından pudra…