Cennet Nerede

Anne dediğin bir ketenin kokusu, burnumda nivea krem, çocuk ellerime sürülen ve beyaz kurdeleler saçlarıma takılmış bir de anne dediğin -bilmem ki ne kadar doğru olacak- benim annem en çok da Tek tek toplanıyor cennette ölmüş anneler localarda ilahi müzik…

Tek Mevsim

Canım Dostum Bahar’a Sonbahar Gözlerini kapatıp serin rüzgârın kokusunu içine çekti. Yolun karşısına geçmeden önce birkaç kez derin derin nefes aldı ve bu nefesleri her verişinde yalnız olmadığını hatırlattı kendisine. Oradan oraya koşuşturan bunca insan her gün her dakika nereye…

Ah

Şıp diye seviverdiğim gibi seni Ah bir geliversen Bir gelsen de kalbimdeki kimselere benzemez yerini Hiç kimselerin dolduramadığını bir görüversen Anlatabilsem sana Zeytin ağacımla konuştuğum akşamları Yüzümü boyayan gün batımı kızıllığını Serçe kuşlarının ekmek kırıntılarını binbir çabayla Nasıl da kapıştıklarını…

Eloğlu’na

Büyük şair Metin Eloğlu’na saygıyla… Eloğlu cambazdır, kelam üstünde yürür Ben yürüyemem Eloğlu yeterince hızlanınca uçar Benim kanatlarım yok uçamam Eloğlu’nun attığı taş halka yapar Benimki kör kuyularda Eloğlu’nda mangal yürek Benimki şu kadarcık Eloğlu’nda pınar şırıl şırıl akar Bende…

Mavi Bisiklet

Çok yalvardı ama babası Nuh dedi peygamber demedi. En son, “İki yıl sonra güvey olacaksın, sen neyin peşindesin?” diye tersledi oğlunu. Mahmut, güvey sözcüğü kendisine çok uzak olduğundan “Bana ne ya!” demeye kalkışınca yüzüne inen okkalı bir tokatla sindi. Daha…

Bir Çuval İncir

Çok uzun zaman oldu; ama artık başarmıştım: onu unutmuştum. Kalbimin kapısını penceresini yeniden aralamış, tozunu almış, kirini pasını atmış ve iyice havalandırmıştım. Kötü düşünceleri, kötü tecrübeleri, hayal kırıklıklarını eskimiş birer eşya gibi kapının önüne koymuş, kalbimin her bir yerini yepyeni…

Düşünce

Soğuk iliklerine kadar işlemişti. Kahve dükkânının içerisinde boş masalar vardı ancak yalnız kalıp düşünmek istediği için dışarıda oturmayı tercih etti. Kahvesini yudumlarken bir yandan göle bakıyor bir yandan da altıpatlar silahıyla uğraşıyordu. Yalnızca bir kurşunu kalmıştı. Düşünmek istiyordu ancak konuya…

Ayrılık

kaçırma gözlerini, gözlerime bak ayrılık da ölüm gibi, kaçınılmaz sakat bir at düşün, ağır aksak acısına son ver, bu ayıplanmaz ger ecel okunu, bırak gelsin senden gelene kıl kıpırdatılmaz hiç tereddütsüz muzaffersin kalbim hedef olur, milim şaşmaz

Lütuf

Ey ömrüm, bana lütufsun Yaradan’dan gelen, zarif mektubumsun Okuyup, yüreğime sakladığım, katlı ruhumsun Katları açıldıkça, A5 den A1’e efsunumsun Sarı zarfında örülü saçlarım, nazarımda lacivert mürekkepli yolculuğumsun Okudukça sen varsın, yaşadıkça hep sen varsın…

Big Bang

Nasıl betimlenir karanlık, hiçlik mi deriz yoksa tüm renkleri içinde barındıran mı. Soru değil ikilem bu, gidip gelen yıldızlar arası. Birkaç sözcükle devrilir yaşam, devrilir koca putlar. Değişim getirir kürsüdeki kâğıttan kapı isimliklerine kadar. Birkaç renkle kirlenir her beyaz olan.…

BİR KÜÇÜK NOT

İletişim: info@rihtimdergi.com

YAZI GÖNDER

Geçici bir süreliğine ekibimiz dışından gelen yazılar değerlendirmeye alınmayacaktır.

Detaylı bilgi için tıklayınız.