Noktalı Şiir

Kan kırmızı şarap içiyorduk o gece, Napa Valley’den,
Seri cinayetler işleniyordu esir düştüğümüz adada
Ajan Hamilton kadar dikkat çekemezdim elbet,
Mesttim.
Saint Benoit’dan aforoz edilecek kadar da,
Günahkar.
En kederli şiirimi çektim gözlerime,
Tütün kokan jüponumu giydim eğnime
Yürüdüm.
Adımı karalıyordu küle dönen binanın taşlarına, bakire kadın
Koştum.
Heybemde kana bulanmış, çürük bedenler buldum.
Şimdi yokluğunun ağırlığıydı taşıdığım; bir adamın.
Yağmur yağıyordu, uyuyorduk o gece;
Hangi ayrılığın ötesinde,
Hangi vuslatın ertesinde olduğunu bilmediğim adamla.
Paris’in büyük banliyöleri gibiydik,
Yaklaşsak, bir olay çıkardı kasabada,
Uzaklaşsak, bilet keserdi varoşlar
Dokunmak için dudaklarımıza.
Öptüm.
Karanlık, ayaza bürünmüş şehrime kaçtım.
Şimdi ciğerimde tonlarca morfin,
Kokluyorum, yutuyorum, adam içimde büyüyor.
Kalemin ucunu şaraba banıp,
Bir kağıda gözlerini çiziyorum
Sonra yırtıyorum kağıdı
Ve hiçbir ilaç iyi gelmiyor, onunla öpüşmekten gayrı.
Saat.
03:00
Kokusu.
Şarkısı ve hüznüyle orada.
Gökten farzdır denip iniyor ayrılık
Dokunmalar yasak vuslat ağacına,
Adem de uyuyor Havva da; yılana ve şeytana.
Su eklerken, birkaç rakının üstüne,
Rengim atar diyorum hayat gibi,
Kirlenirim.
Sen söylersen bir şarkı adıma,
Yanabilir Hünkar Kasrı bir daha,
Ölebilirim.
İkimizde yanarız hatta, yazarsan o satırları,
Darbe yaşar aşkımız.
Tutuklanırız.
Soyuluruz çırılçıplak.
Salarlarken kurt köpeğini üstümüze,
Selam çakarız gardiyana, ağlayarak.
Sonra hırçınlaşır, ağırlaşır metafizik,
Sereriz hırkamızı altımıza, kaçarız buralardan.
Ölümün bardağına yüzlerce anason dizip,
Bir dal daha yakarız, Marlboro’mızdan.
Nasılsa sönmek için bütün sigaralar,
Nefese karışmak için duman.
Bob Dylan ve Baez çalarken aynı kafadan,
Anlamsızca yan yanayız.
Nasılsa söylenmek için tüm şarkılar.
Kan kırmızı şarap içtiğimiz o gece, Napa Valley’den,
Küllerimden büyüyorum her öpüşünle, bilmeden
Ve mahcup oluyorum, gözüme toz kaçıyor kalemden,
Sonrası, noktalı bir şiirde bahsediyorum senden.
Usulca ve ellerim titrek yazıyorum sana
Artık uykum geldi şeyhim
Gel ve uyutma !
Nokta.

Yazan: Gizem Şimal Başar