HAYAL Mİ GERÇEK Mİ?
Büyük Budapeşte Oteli / The Grand Budapest Hotel
Hayal dünyası ile gerçekliğin iç içe geçtiği filmleri sever misiniz? Bence bu film tam da size göre. Basit bir konuyu muhteşem betimlemelerle anlatma sanatının ustalıkla kullanıldığını söylemeden geçemeyeceğim.
Senaryosunun Avusturyalı usta yazar Stefan Zweig’in notlarından ilham alınarak yazıldığı 2014 yapımı bu film kostüm ve dekor olarak adeta bir renk şöleni. Karakterlerin renkliliği, oyunculuklar ve daha birçok harikalık var filmde.
Filmin başında bir öğrenci, sevdiği bir yazarın heykelinin yanına gidip bir romanı, Büyük Budapeşte Oteli’ni okumaya başlıyor. Film boyunca da bize yazarın ismi verilmiyor. Sonra yazar görünüyor ve bizlere gençliğinde Avrupa’yı gezerken gittiği ünlü bir oteli anlatmaya başlıyor. Otelde “Sıfır” lakaplı “Mustafa” adında biriyle tanışan yazar, o buluşma sırasında Mustafa’dan otelin ve “Gustave” adındaki birinin hikâyesini dinlemeye başlıyor.
Filmde olayların geçtiği Alp Dağları’nda yer alan kurgusal bir Avrupa ülkesi Zubrowka Cumhuriyeti, adını Polonya’daki bir votka liköründen alıyor.
Akıcı ve tansiyonu neredeyse hiç düşmeyen bu yapıtın yönetmeni ve aynı zamanda yapımcısı olan Wes Anderson, gerçekten o kadar başarılı bir iş çıkarmış ki simetrik mizansen, kostüm tasarımları, dinamik kamera açıları ve kullanılan pastel tonlarla adından epey bir söz ettirmiş. Yönetmenin en beğenilen ve takdir edilen filmi olmaya da hak kazanmış. Zira yemek yedikleri sırada masada duran çiçeklerin bile bir mesaj içerdiğini öğrendiğimde filmi ayakta alkışladım doğrusu.
Masal dünyasında, belki de düş ile gerçekliğin tam ortasında yüz dakikalık bir yolculuk yapmak isterseniz bu film tam da size göre ve bende ilk beşe girdi bile.
İyi seyirler…