Kırık Kadeh

tanrılar da susayabilir akşamları kırık bir kadehi kullanmak zorunda kalabilirler istemedikleri otları biçmek için pazar günlerini beklerler herkes bir dönem kendini tanrı zanneder herkes bir dönem susayabilir sanrılar sarabilir gözlerinin etrafını ancak tüm oyun kırık kadehi tokuşturmakla sona erer bize…

Kalbin Civarı

yoğun radyoaktif madde içeren bir deney tüpünü taşır gibi taşımak sevgiliyi avuç içinde. italikliyorken kopkoyu kederimi ben, yağmur tetikliyor kaosu asfaltlandıkça yollar uzuyor. istismar ediliyor madenler demir, kurşunla tanış olmamış. özenerek azmediyorsun mutsuz ve sonsuz distopyalara garbın afakı çelimsiz çelikten…

Sondan Başlayan Şiir

-Son- Sensizlik, radara yakalanmayan alçak bir torpido gibi bedenimin ortasından vuruyor beni ayrılıyorum eşit bir şekilde tarafsız sulara batıyorum bütün taraflarım senden yana kayısı ağacının deliksiz gölgesinde bir yılan yokmuş -Orta- Yaz ortasında soğuktan kırılan karanfil ve tavanda su izleriyle…

Dördüncü Barışma

Ne çok beklettin Mısralarca volta attım Bazenler koşmayı denedim, çoğu kez yalpaladım Sayfalara döküldüm, sonbahar koktu her yer Kapılar kapalıydı, perdeler açık bekledim Bir gün sağanak yağmurlu, bir gün öylesine korkulu Bir gün ki tanıdık bir kapı çalışı Ne çok…

Gidenlere ve Gelmeyenlere

Kaç yüz şiir, kaç bin söz… Yetmemiştir ki gideni getirmeye. Kimine kanlı bir işgal kimi zaman devrim Ama hep ama hep bir çift yaşlı göz. Benzer her akşam, plastik bir çiçeğe su vermeye. Bak rengarenk çiçek leşleriyle doldu evim. Her…

Radikal Bekleyişler

güneş heceleniyor tan yerinde ağlamaklıdır çatılar giyotinden koşan bir baş hırpalanıyor kuşların elinde nereye bakılsa hüsran nereye koşsak çöl bu diyarlar paslı bir çivi duvara takılmış kalmış ne ileri ne geri ne geri ne ileri etki-tepkiden eylemsizlik yasalarına hadi tutuklayın…

Enfarktüs

1. dur korkma ve sarıl sehpada can çekişirken celladının mırıldandığı şarkıya. hatırla göğsünü yarıp fışkıran narı nasılsa çekilir deniz yürür beynine bitirim kan pıhtıları. 2. kızarınca yüzün baban enfarktüs yere düşünce ekmek dökülünce dişlerin göğe doğru çünkü yerçekimiyle müttefik med…

İhbarlar ve Asılsız Haberler

ellerimizle tuttuk kanayan tüm damarları yolları biliyorduk ve tutabildik tüm çıkışları ihbarlar ve asılsız haberler bizim kentin çocuklarıydı sevilmeyen herkes bir parça asılsız yaşamdı ihbarlardan biri geçiyordu frekanslardan tuttuk birini kulaklarımızda ve ağladık onun için tüm gece o ağladı frekansın…

Kafamın Yapı Taşları

Kimsesiz miyim? Hayır. Çay koydum içiyorum şimdi Karalanmış dizelerim var Yaralanmış bir zihnim Düzgün yazmayan bir dolma kalemim. Boşluğum zirve yaptı yine Düşüncelerim paraşütle iniyor Ve hep olduğu gibi yanlış yere. Kuru nane yaprakları ne de güzel kokuyor Belki her…

Şimdi Memleket

Bir sessizlik aldı götürdü canları “Sanki gökten kan yağıyor” Bir ümitsizlik, bulut gibi çöktü tepemize Tırnak içlerim kanıyor. Elleri bağlı bir hükümlü şimdi memleket Kendi toprağında gurbet hisseder Her köşesi zaptedilmiş Bu yerdekiler kan değil, Binlerce insandan bir hasret. Zannedersem…

BİR KÜÇÜK NOT

İletişim: info@rihtimdergi.com

YAZI GÖNDER

Geçici bir süreliğine ekibimiz dışından gelen yazılar değerlendirmeye alınmayacaktır.

Detaylı bilgi için tıklayınız.