Eylül Türküsü

Yalnızlığımın kuzey serinliği çökerken Gecenin matem döken yanına, Şah damarı sessizliğim sarar Yorgun şehrin sokaklarını, Kaldırımlara düşen ay ışığı bölüşür, Mısralarımı- saklı seçilmiş Umutlarımı- gül gazeli Hayallerimi- çağlar ötesi Bir zamana taşıyan samanyolu kümesi, Adımlarıma dökülür pul pul, Kül rengi…

Yılmaz Ruh

Ezgi Sarıca için gece, ya bir sürü işin yığılıp halledilmeyi beklediği ya da zevki gün içinde çıkmayan keyiflerin şımarık çocuklar gibi anlayışsızca sahiplendiği boş bir zamandı. Bir dolu gündüzden diğerine geçebilmek için atlatılması, şöyle ya da böyle geçiştirilmesi gerekirdi. Bir…

Eserinin Üzerinde İmzası Olmayan Sanatçı

Bir kalp mevzu bahis. İçi insanlık dolu, merhamet kokulu. Aldığı her nefes önlüğü kadar temiz, söylediği her söz yüreği kadar güzel ve yaptığı her şey bir o kadar daha yapılacaklara bedel… Benim öğretmenim yalnızca üç heceden değil binlerce masum gülüşten…

Gamlı Hazan

Güz, aralık kapıların ardından sokulup salonumuzun ortasına kurulalı çok olmadı henüz. Yapraklar tutunduğu dallara veda edeli birkaç zaman geçti, hepsi bu. Mevsim geçişinin tatlı telaşında kaybolurken, yaşanamamış bir yazın hüznünü güzün kasvetiyle harmanlayıp doldurduğumuz heybemizle, ufukta ışıldayan yeni umutlara ve…

Frekanslı Aşk

Geçen gece oturdum balkonumda  Radyoda yine aynı kanal açık  Sessizlik hâkim geceme  Sessizliğime ise sen hâkimsin   Aşkın frekansı ayarlı kalmış  Her gece aynı saatte  Aynı yerde açılmakta    Bir içki şişesi alırım eşlik eder  Saatler boyu içer dururum  Belki uyuyakalırım da seni…

Dalgalara Yansıyan Çığlık

Havanın suskunluğunu gözden geçirdim usulca. Gözlerim kapanıyordu. Taşlaşmış ruhum üzerime çöküyordu. Belki de yürüdüğüm yolların ağırlığı toplanıyor, bedenime bilinçsiz bir şekilde dağılıyordu. Bilmiyordum. Zihnimin karıncalandığı, bulanıklaştığı ve köreldiği bir yaştaydım. Düşüncelerim yolunu kaybediyor, bildiklerim nefes almayı unutuyor, zihnimdeki uçurumun kenarından…

Buldum

Sen görmek umuduyla geçip gittiğim, Bitmek tükenmek bilmeyen kıvrak yolum. Her defasında bakmak gibi ıssız göğe doğru Ben seni yollarda değil aynalarda buldum. Sesini hatırlamak adına maziye tırmandım. Efsunlu tonun geçmişi şenlendiren seherim, Kulaklarımda sonu gelmeyen musiki, Ben sesini tüm…

Boğaza Yaslı Anılar

Bir nedendir Boğazda yaşamak anıların Sıcacık bir çocuğun Oyuncak küreğiyle bir Refik Halit yazısında Oynaması Erenköy kıyısında Haliç’in körfezlerin ve Akdeniz’in Oyunun şekilsiz eseri olması Sıkışmış dalgaların Bir nedendir boğazda yaşamak anıların Bir nedendir Boğazda yaşamak anıların Kim daha İstanbulludur…

Az Önce Buradaydı

zamanla değişiyor yüzüm bazen bir eve, bazen bir çöle ve eski istanbul ne kadar değişmişse o kadar ne zaman aynaya baksam suskunluk ve boşluk bağırır yüzüme git derken sesim susar beş dakika yalnızlık ayırdım kendime allah’ın belası kalabalıktan kaçıp denizin…

Âmâ

En güzel anımda mutsuz olabilirdim Kötü anlarımın biriktiği kutuyu açarak, Hiçbir zaman yürüyemediğim yolları Hayal ederek dizlerimi kanatabilirdim. En güzel gecede yalnız kalabilirdim Bütün kapıları çekip, kelimeleri silebilirdim, Isınmak için yakabilirdim Odamın perdelerini Yahut da yıllarımın ak kâğıtlarda toplanmış hâlini.…

BİR KÜÇÜK NOT

İletişim: info@rihtimdergi.com

YAZI GÖNDER

Geçici bir süreliğine ekibimiz dışından gelen yazılar değerlendirmeye alınmayacaktır.

Detaylı bilgi için tıklayınız.