Ellerini siper edip bakışlarına,Uzaklara daldı çocuk.Bir ses vardı bu sabah,Bulutların dinlendiği maviliklerde. Az sonra gürültücü bir şeyler geçecekti gözlerinden.Kuşlara benzeyen ya da benzemeyen bir şeyler.O kadar hızlı geçeceklerdi kiRenklerini bile tam göremeyecekti gürültülerinden.Sonra bir daha, sonra bir daha… Güneş, Gizlendiği…
Gerçek
Yumruklarını sıkmış, tam karşısında dikiliyordu. Işığını görmemek imkânsızdı, gözlerinden yayılan öfkenin. Gri bulutlar kümelenmişlerdi başının hemen üstüne. Bir çarpışsalar, hemen oracıkta dökeceklerdi yaşlarını. Dökmediler, dökemediler… Bilmiyorlardı ki ne ırmaklar denize dökülür olmuşlardı iç selinde. O taşkınlar ki ne kadar birleşirlerse…