Günün korkusu neden bu saatte vurdu tüylerime?
Neden sıcak yatağımdan erkenden kopup
Köşeye sindim?
Ucuz tütünden sıkılmadı mı ciğerlerim?
Neden ardı arkası kesilmeden sürekli sarar ve içerim?
Benim için kirletilmişe benziyor sokaklar
Benim için bu dağınıklık
Boyası akmış ayakkabılarım daha fazla hareket etmek istemiyor
Zihnimden def edemediğim şu illet yüzünden
Tanrıyı bile saymaz oldum.
Kartal geziniyor tepemde
Biliyorum,
Gün gelecek ciğerlerimi kemirmeye başlayacak
Benim adım Prometheus değil!
Yeni güne ciğer miğer kalmayacak!
Gün gelecek kemale ermeden
Son çizgiye ulaşacak yaşım
Gün gelecek adımı hatırlamayacağım
Ne yazık
Şu illet, şuramda yine de kalacak!
Alt tarafı bir fani
Ne demek unutamamak
Ne demek yokluğunu hiçlik saymak!
Bunca yıllık çukur yaşantısından sonra
Unuttum mu geleceğimi?
Neden unuttum seyrek kıllı suratımı?
Neden morardı altlarım?
Neden uyuyamıyorum?
Sabahın altısına neden kuruyorum saatimi?
Ve neden erkenden tepeme davet ediyorum şu kartalı?
Öfkelenince ara veriyorum
Ucuz tütünlerimden sarmak için.
Ciğerlerimin son bayramı
Doksan beş senesindeydi
Havlu attım yirmi iki yıla
En başından, daha yaşımı doldurmadan
Ve yirmimde yakalandım hastalığa.
Bedenimin çürük kokusunu seçebiliyor artık burnum
Pislik görmeye alıştım
Pis kokular duymaya
Ne yazık!
Ne bir devrim yapabilirim artık
Ne de devrim bekleyebilirim.
Yazan: Cemil Atmaca