Lekeli elleriyle kaldırdı ceviz sandığın kapağını. Odayı, yıllardır özgürlüğüne kavuşmayı bekleyen defne yaprağı kokusu sarmıştı. Kurumuş parçalanmıştı yapraklar, eline aldığında un ufak oldular. “Hayatım da böyle ufalandı gitti” diye düşündü. Açmaya eli, bakmaya gönlü varmadığı eşyalara baktı. Her biri de ona yabancı gözlerle bakıyordu. Yarım asırdan fazladır canları sıkılmış olmalıydı. İçindekileri çeyiz müzesine teslim etmek üzere kapattı sandığın kapağını. Bu kez sonsuza dek vedalaşmışlardı…
Sayı: 64