Irmak dökülürdü kirpiklerimize Öylesine, birdenbire Sabır çektik yıllarca, tespihlerimiz uçsuz bucaksız Ve bir hayat kurduk, Dünden bugüne çoğalan Oyunsuz, tuzaksız. Beş yıl sonrayı düşündük, iki göz oda Şimdi beş ay sonrasındayızdır İkimizin. Patika bir yol vardı Ucunda yıllanmış yaşanmışlık Olan…
Bir Kolomb Hatırası
Geç kaldım, evreni yüzümden başlayıp rötuşlamaya acıyı bir doğum lekesi gibi kondurmaya, alnımın günahsız çizgilerine. Neşterini ciğerimde unutmuş olmalısın cerrahsan eğer yahut hükümlü bir ressam, kusursuz güvercinler uçur tuvalinden avuçlarıma, çaresi yok tam da burası eksik bir cümle, kansız bir…
Bir Umut Beklemek
Bir sokak tanrısı gözlerin, Sebebi bir umut Yaradılışın, hayallerim Her zerresi senden hoşnut. Al beni, vur en bilinmedik yerlere Söyle, hiç duyulmamış sözlerini. Kıs yüreğimdeki müziği Sadece sen konuş, en güzel melodimle. Sadece bir umut hayalden arta kalan Beklemenin ötesinde…
Öz-Geçmiş
bozuk ve tembel bir saatim ben. düzensiz bir düzenin içinde bir günüm tutmaz diğerini ancak aynıdır bütün gündüzler ve geceler. bana bakarsan bilirim ki kaçıracaksın bu hayatın bütün güzelliklerini. benimle yaptığın planlar düşecek suya birer birer bilirim. sıkıcı tik-taklardan başka…
Ezilmiş Uçaklar
koşarken çocuk bir eli havada, bir ayağı diğerinden biraz kısa. yüzünde belki babasına hiç göstermediği bir gülümseme ve kendisinin bile hiç görmediği bir heyecanla gözlerinde. tam bu anda anladım, kağıttan yapılmış bir uçak, sadece kağıttan bir uçak değildir bazen, ekonomi…
Çirkin Ördek
Burada olmasam nerede olurdum? Mezarlığa yakın, balık ekmek satan Ardına bedava çay veren o yıkıntının aguşunda mı ? Balık ekmek satan , akabinde beleş cay veren O tek harabeye yakın toprakta mı? Sonrasına verdiği çay ile balık ekmeğini sattığı Çölün…
Sahi Yapraklar?
Şimdi Eylül değil Ve yapraklar da yok yerlerde basamam İlkbahar arefesinde boğum boğum olan gözyaşlarım içimde saklı Düşlerim eskiden Peter Pan’ın hikayesi gibi idi Şimdi ise karanlık bir zindan gibi Nasıl kalkacağım üzerimdeki enkaz ağır Diyor ya “yorgunsun, akan sudan”…
Dört Duvar
Siz şimdi dört duvar oldunuz Kapısız. Ne girilebilir içeriye yeniden Ne de çıkılabilir karanlığınızdan Ben bugünü yas ilan ettim üzerimde tonlarca veda Size ulaşmak namümkün Size ulaşmak, sokakta bir veba. Anlıyorsunuz ya hastayım Devasız Deva siz. Yıllar telaşlı geçiyor, yıllar çabucak Hani en çok…
Girizgahta Tükenen Şiir
mümkinatı yok! bu gidiş, büyük bir batıştır. gemi kayıp, kaptanı yok ölüm girdabında son tur şimdi. son bir kez daha diyen bir çocuk gibi hür değildim. son bir kez daha sevseydim dört nala koşardı belki o zaman ağlardı gözlerim, o…
Olmasaydı Sonumuz Böyle
Böylelikle bir devrin sonuna geliyoruz Kandırıldık sanırım. Sarayda bir soytarı, güldürür durur ahaliyi Atlar şaha kalkar Şah, mata giden yolda dürzü Hangi oyundu bu ilk piyonların öldüğü? Yeşilin bir para rengi olarak anıldığı memlekette yaşıyorsanız eğer Ağaçlar ölmeliydi zaten kahrınızdan…