Yazmak Eşit Değildir Acı

Evin ışıklarını açma gereği bile duymadan içeri girdi. Kendi tasarladığı evini ezbere bildiğinden evinin çalışma masasına oturdu. Boş boş masaya baktı; kelimeler geçiyordu Matrix filmindeki gibi. Aradan bir kaçına dokunuyor, bir kaçının gitmesine izin veriyordu. Aslında onu anlatan kelimeler buluyor…

İn/sandınız

Hepiniz kendinizce in/sandınız Doğruya uzak, hep uzağa yakındınız Sorsak iyi in/sandınız Geçmişi geleceğe geleceği geçmişe yakındınız.

Ruh Yansıması

“Bana hiçbirşey bırakmadın…” diye haykırdı soluk benizli adam. Yılların haykırışıydı bu anladığım kadarıyla. Zamanı ayaklar altına alan, Geçip giden günlere duyulan bir öfke, Ağız dolusu küfür ve aşkla hem de… *** Zamanın sabırla eskittiği, ahşap, her daim tatlı bir tonda…

Sonsuza Akan Çizgi

mimlenmiş dilim konuşamıyorum eksik nefesler doluyor ciğerime vazgeçmek yanlış yol görüyorum son sigaramı çekiyorum beynime kör olmuyor şarkılar ve dinlenmiyorum kırılıyor kaburga direkleri kemerimde ince bir sızı kan akmıyor hücrelerimde soğukluğum sayı doğrultusundan sonsuza doğru akan çizgi kayboluyor dokunuşların tenimde…

Poseidon’un Maceraları (III.Bölüm)

Pirivisliy on Pıseydın advençır “Gidip yemyeşil ağaçlardan birinin altına uzandım… Tu bi kontinyıd.” Ağacın dibinde uykuya dalmış nefis bir uyku çekerken birden birilerinin yaklaştığını hissedince doğruldum. Karşımda taş gibi bir hatun gözlerini bana dikmiş duruyor. “Sen kimsin bre zındık” demeye…

İkide Bir

Kucağına bıraktım yalnızlığımı Ekran parlaklığı sıcaklığında dolaşıyorum teninde Gözlerine doluyorum bir su bardağından Uyuyakalıyorum, yalnızlığımı bıraktığım yerde. Dört duvar arasında her adımın üstünden geçiyoruz Bastığın her yerdeyim Döktüğün saç telindeyim İkide bir Seni keşfetme meşguliyetindeyim. Durdurulamasa da saatler, unutulabiliyor anlık…

Ey Özgürlük

Anlamını gitgide unuttuğumuz nice kelimelerden biridir kendisi. Bazen evde, bazen işte, bazen ise sokakta bağırırız içimizden “özgür olmak istiyoruz” diye. Çoğu kez söz ve düşünce ile kalır ancak uygulamaya dökülmez bu haykırış. Kendi kendini yiyip bitirmektir esasen. “Peki yitip gitmemesi…

Kararsızlık

Hep kuş olmayı isterdim; Çünkü ben bir insanım. Eğer kuş olsaydım, İnsan olmayı isterdim. Madem kuş olamıyorum, O zaman; Onlar gibi uçmayı öğrenmeliyim…

Dokuzdolanbaç (VII.Bölüm)

 “Zaman her şeyi katar önüne süpürür götürür derler, bazen dedikleri gibi de olur lakin zamanın süpürmeyi beceremediği şeyler de vardır yeryüzünde mesela sağ elini sinir zedelenmesi yüzünden kullanamayan bir adamın kini” Fırfıro Kemal otuz sekiz yaşından sonra sol elini kullanmayı…

Delege

Tamı tamına bir ömür verildi insanoğluna. İnsanoğlu yaşayacağı bu süre içerisinde, bir şekilde, düzeni elde etmeli ve diğer insanlar ile bu dünyayı paylaşabilmeliydi. Görüş bu idi ve bu zamana kadar yapılan tüm çalışmalar da düzeni elde etme isteğini gösteriyordu. Bu…

BİR KÜÇÜK NOT

İletişim: info@rihtimdergi.com

YAZI GÖNDER

Geçici bir süreliğine ekibimiz dışından gelen yazılar değerlendirmeye alınmayacaktır.

Detaylı bilgi için tıklayınız.