Her güzel şey gibi bitti
Sokak aralarından caddelere taşan çocukluğumuz
Kar tatilleri ve eve erken dönüş
Ağaçlardan toplanan mevsim meyvesi
Pazar sabahı çizgi filmleri gibi
Kesildi yaprak hışırtısı
Sonbahardı, bitti.
Aynı asfalta tekrar basamamak belediyenin suçu
Gökyüzü bu kadar soluksa sebebi fabrika dumanı.
Kuruyan göller ve barajlar, kiminin böbreklerinde taşa dönüşür
Kiminin cebine sokar altın külçesi
Kimisinin erimiş birikmişi
Birisinin doymamış gözleri
O sensin doyumsuz
O sensin günahkâr
Şikayet etme sıcaktan ve susuzluktan
Teoriler uydurma kirlendiyse havan
Satacak koyunun da kalmadı devrik çoban
O sensin ayakta duramayan
O sensin satılacak olan.
Karanlığın gücü ele geçirdiği an gelen tan zamanı
Bahçeme çiçek açtıran kurak şehir yağmuru
Dört mevsimi sadece kendisine yakıştıran coğrafya
Üç yanı denizlerle
Her yanı ihanetle kaplı
Makam odası hamamlı
Papiçülo ayin yaparken dört çeker imamı.
Sessizlik.
Bitmeyecek bu kavga, bu sahne
Hiç kapanmayacakmış gibi bu perde
Ne kadar sussam da boşluklar hiç dolmuyor
Bir vapur geçiyor gözlerimden gözlerine
Kim karşının taksisi kim yabancı
Ve bahar karmaşası
Her geçen gün yıllar telaşlanıyor
Gözlerimin içinde bir vapur eskiyor.
…
Sayı: 69