Köşe

Gargamel

Biz mükemmel olmayı beklerken onlar vasatı aşamadı.

Herkes bilir olmuş yaşamın sırrını ve kimse bugünü yaşamıyor düşünmekten yarını. Düşünde bir eğlence gibi gelir geldiğinde kara gece. Çanlar çalar ve alınır kelleler, vücuttan söküp atılır mikrop ve virüsler. Bu diktanın faydası yok kendine; ne mutluluk görmüş ne de çıkabilir insan içine. Bakamıyor aynaya, kendi dünyasında, yakamıyor ışığı bir kez olsun; aydınlığa düşman, sana bana düşman. Karanlıkların efendisi: yüzü yok, aynada görünmüyor; nefes alıyor ama yaşamıyor. Kiminin kuklası kiminin efendisi. İnsanlık sırasında dibi olmayan okyanusun da dibi, belki de ötesi. Bakamıyor aynaya, efendisini görecek diye – efendisinin yalnız bıraktığı herhangi biri.

Gecenin dallarındayım, uzanıyorum kendime. Ben bir meyveyim, çekirdeğim bol. Birini ezsen diğeri tutar, inat değil mi yetişir kurak toprakta. Dön de bir bak ne yaptım diye: dön de bir bak hainliğin günahlarını geçti mi diye. Kimin barışı bu kökünden söküp zeytin ağaçları uzatılan; kimin çözümü bu şehirleri ateşle yarıştıran. Zamanla yarışıyor söylenen sözler, zamanla karışıyor her şey birbirine. Her şeyi sıkıştırdık bir kapsüle. Belirli aralıklarda yutup duruyoruz- hasta mıyız ne? Her söz havaya karışıyor, yağmur oluyor dönüyor. Dönüp bakıyorum on yıl önce yazdıklarıma, sandıklara atılan zarflara, patlayan bombalara. Devridaim maşallah her şeyin! Temcit pilavı gibi yirmi artık sene. Gargamellerin burnu uzuyor sadece. Sağından solundan tutup salladıkça dökülen hep aynı terane. Çünkü seçen, seçilenden hâllice-mi yoksa aşırı övgü mü seçene?

Biz mükemmel olamadık, onlar vasatın anlamını bile bilmiyor.

İşte bildiğimiz aynı terane.

 

Sayı: 68

Önceki Yazı
Sahne Dekorları
Next Article
Çağa
Yorumlar (0)

Leave a Reply

Your email address will not be published. Required fields are marked *

BİR KÜÇÜK NOT

İletişim: info@rihtimdergi.com

YAZI GÖNDER

Geçici bir süreliğine ekibimiz dışından gelen yazılar değerlendirmeye alınmayacaktır.

Detaylı bilgi için tıklayınız.