Şanlıurfa’nın turistik ilçelerinden biri olan Harran, merkeze 44 km uzaklıktadır. Harran dünyaca ünlü tarihi mekânlardan biridir. Her yıl yerli yabancı birçok turiste ev sahipliği yapar. Tevrat’ta geçen “Haran” yerinin burası olduğu düşünülmektedir.
Harran isminin nereden geldiği hakkında farklı bilgiler vardır. En bilineni ise Hz. İbrahim peygamberin kardeşinin adından (Aran) geldiği bilgisidir. Hatta Hz. İbrahim’in, Filistin’e gitmeden önce bu şehirde kaldığı rivayet edilmektedir. Bundan dolayı bu şehre Hz. İbrahim’in şehri de denilmektedir.
Harran adıyla ilgili en doğru bilgileri ise arkeolojik kazılardan öğrenmekteyiz. Harran adına, ilk defa Kültepe ve Mari’de bulunan çivi yazısında “Ha-ra-na” olarak rastlanır. Harran isminin, Sümerce’de “seyahat, kervan” anlamına gelen “haranu” kelimesinden geldiği düşünülmektedir.
Harran’ın bindirme tekniğiyle yapılan kubbeli evleri en çok ilgi gören eserlerden biridir. Tarihi milattan önceye dayanmaktadır. Bu yapıların benzerlerine Tiflis, Kıbrıs, Musul ve hatta İtalya’da bile rastlanmıştır. Dünyanın birçok yerinde bu şekilde bindirme tekniği uygulanarak yapılmış evlere rastlanmaktadır.
Mimari açıdan inceleyecek olursak; Harran evlerinin kubbeleri tuğladan yapılmadır. Bunun nedeni ise bölgenin çöl olmasından dolayı ağaç malzemesinin olmayışıdır. Günümüzdeki Harran evleri ortalama 250 yıllıktır. Harcında, gülyağı, saman, toprak ve yumurta akı kullanılmıştır. Harran evleri, kareye yakın bir alt yapı üzerinde bindirme tekniği kullanılarak tuğlayla örülen ve yukarıya doğru gittikçe daralan, konik külahlı yapılardır. Kubbesi yaklaşık 5 metre olup, 30-40 tuğla sırasından oluşur. Bu kubbeli evler içeriden birbirlerine bağlı olarak birer odaymış gibi kullanılırdı. Kubbelerin ortası açık bırakılırdı. Bu açıklık hem içerideki kötü havayı, dumanı dışarı çıkarmak hem de içeriyi aydınlatmak içindir. Harran evleri balıkçıl sıva ile içten ve dıştan sıvanmıştır. Bu sayede kışları sıcak yazları serin olur.
1979 yılında sit alanı olarak kabul edilmiş, koruma altına alınmıştır. Kültür bakanlığı da bu evlerin bazılarını restore ederek turizme kazandırmıştır. Hâlâ devam eden kazılarda, yeni evler bulunmaktadır. Harran Kubbe Evlerini daha çok restore ederek turizme kazandırıp, kültürümüzün tanıtılması gerekmektedir.